#iş kültür Yayınları
Explore tagged Tumblr posts
Text
Lincoln Paine – Deniz ve Uygarlık (2023)
‘Deniz ve Uygarlık’, şimdiye kadar yazılmış en iyi dünya denizcilik tarihi çalışması olabilir. Kitap, insanlık tarihini insanın denizle ilişkisinin başlangıcından günümüze kadar süregelen öyküsü üzerinden anlatan anıtsal bir eser. İnsanların birbirleriyle ve doğayla çağlar boyunca okyanuslar, denizler ve nehirler üzerinden nasıl bağlantı kurduklarını gözler önüne seren bu hayranlık verici tarih…
View On WordPress
#2023#Dünya Denizcilik Tarihi#Deniz ve Uygarlık#Lincoln Paine#Nurettin Elhüseyni#İş Kültür Yayınları
1 note
·
View note
Text
“ruhun gözüyse, bedenin yüzlerce gözünden çok daha değerlidir bizim için; çünkü, gerçek varlığı yalnız onunla görürüz.”
10 notes
·
View notes
Text
EMILY DICKINSON HAKKINDA BİLİNMEYEN 17 GERÇEK
Edebiyatla daha önce ilgilendiyseniz, Emily Dickinson’ın ismi size yabancı gelmeyecektir. Amherst Güzel Kadını olarak bilinen Emily, Amerika’nın en ünlü ve esrarengiz şairlerinden biridir. Emily Dickinson, yaşamı boyunca ölümü, inancı ve gerçeği sorgulayarak keşfetmeye yönelik birçok şiir ve mektup yazdı. Kendine özgü şiir tarzı, alışılmadık yaşam tarzı ve kişisel hayatındaki sırlar, onu ilgi…
View On WordPress
0 notes
Text
"Bazı yerlerde kadınlar görüyorum ki, başına bir bez veya bir peştemal veya buna münasil bir şeyler atarak yüzünü gözünü ve yanından geçen erkeklere karşı ya arkasını çevirir veya yere oturarak yumulur.
Bu tavrın mana ve medlûlü nedir?
Efendiler medeni bir millet anası, millet kızı bu garip şekle, bu vahşi vaziyete girer mi?
Bu hal milleti gülünç gösteren bir manzaradır. Derhal tahsihi lazımdır."
Ağustos 1925 (Enver Ziya Karal, Atatürk'ten düşünceler, İstanbul: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1969, s. 55.)
4 notes
·
View notes
Text
Portreler ve Türkiye (İnsan Tabiatı Üzerine)
Günlük hayatımızda ve insanlarla olan alışverişlerimizde fazla parlak ve keskin bir zekâ göstermek de doğru değildir. Derin bir anlayış bizi fazla inceliğe ve fazla meraka götürür. Zekâmızı olaylara ve dünya işlerine daha elverişli bir hale getirebilmek için biraz ağırlaştırmak, körleştirmek, onu bu karanlık ve bayağı hayata uydurmak için karartmak ve bulandırmak lazımdır. Nitekim gevşek ve alelade zekâlar işleri daha kolaylıkla, daha başarıyla çevirirler. Yüksek ve ince felsefi düşünceler iş görmeye elverişli değildir. Keskin bir fikir inceliği, kabına sığmayan bir zekâ çevikliği işlerimize engel olur. Dünya işlerini daha hoyratça, daha gelişigüzel yürütmeli ve her zaman talihe büyük bir pay bırakmalıdır. İşleri derin, inceden inceye düşünüp aydınlatmaya lüzum yoktur. Birbirine zıt birçok parlak fikirler ve biçimler içinde insan kendini kaybeder.
Her işin bütün şartlarını ve sonuçlarını arayıp hesaplayan adam karar vermekte güçlük çeker; orta bir kafa da işleri görür, büyük küçük bütün teşebbüslere yeter. Dikkat ederseniz en iyi işçiler nasıl iş gördüklerini söylemekten aciz kimselerdir. Buna karşılık, yaptıklarını çok iyi anlatan kimselerin elinden iyi iş çıktığı pek görülmez. Her iş üzerinden bol bol, güzel güzel konuşmasını çok iyi bilen birini tanırım ki, kendisine senede yüz bin lira gelir getiren bir serveti acınacak bir şekilde elinden kaçırdı.
- Montaigne, Denemeler, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul 2020, s. 42.
#edebiyat#montaigne#denemeler#felsefe#Türkiye#Portreler#Portreler ve Türkiye#yazar#yazı#şair#şiir#poem#dize#şairane#mısra#alıntı#şiirsokakta#şiirheryerde#filozof#Aybü#ybü#ankara#istanbul#tumblr#hayat#yaşam
8 notes
·
View notes
Text
Osman Kavala
19 Ekim 2017
Türkiye'nin değerli ve orijinal insanlarından biri olan Osman Kavala, Erdoğan rejimince ipe sapa gelmez birtakım gerekçelerle tutuklandı.
Osman Kavala 1974-1984 arası, yani on sekiz den yirmi sekize dek en yakın arkadaşımdı. Commodore 64'ü Türkiye'de getiren Teleteknik dergisini beraber kurduk. Sonra "arkadaşla iş yapılmaz" düsturu gereğince aramıza (kara olmasa da) gri kedi girdi. Hala görüşürüz. Zorda olduğum zamanlar gözünü kırpmadan yardımım koşmuştur.
Orijinal ve zor bir adamdır. Gençliğinde benden daha radikal şekilde devrimciydi. Türkiye'nin en büyük iş imparatorluklarından birinin başına geçtikten sonra da solculuğunu ve devrimciliğini korudu. 1983'den bu yana Türkiye'de akıl ve özgürlük yolunda yapılmış olan her güzel işin (ve bir sürü saçma işin) arkasında, açık ya da kapalı, mutlaka Osman Kavala'nın imzası vardır. İletişim Yayınları, Yeni Gündem dergisi, BirGün gazetesi, TESEV, Anadolu Kültür. Daha bildiğim ve bilmediğim neler neler.
Bir süreden beri gözaltına alınmayı bekliyordu. Almışlar. Şaşacak bir şey yok, çünkü memleketi yöneten tayfanın temsil ettiği her şeyin taban tabana zıddı olan bir insandır. Onu almayıp da kimi alacaklar?
Niyetleri belli. Ülkede aklı, kültürü, özgürlük sevgisini, evrenselliği temsil eden kimseyi yaşatmamaya kararlı görünüyorlar. Kaçırtabildiklerini kaçırtacaklar, gerisini günü geldiğinde 1915 muamelesine tabi tutacaklar. Dünyanın başına bela olacak kanlı ve vahşi bir diktatörlük adım adım kuruldu, kuruluyor.
Osman er ya da geç çıkacaktır. Umarım er olur geç olmaz. Çıktığında umarım rotayı Almanya'ya kırmaz. Burada (*) yapacak çok işimiz var.
(*) "Burada" deyimi, kasten muğlaktır. O sırada Samos'daydım.
Sevan Nişanyan
Sürgün Yazıları. Toplu Makaleler 4
2017-2019
2 notes
·
View notes
Text
Malatya'da Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı'na yoğun ilgi
https://pazaryerigundem.com/haber/189956/malatyada-anadolu-kitap-ve-kultur-fuarina-yogun-ilgi/
Malatya'da Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı'na yoğun ilgi
Malatya Büyükşehir Belediyesi ve Malatya Valiliği iş birliğinde düzenlenen 10. Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı’na kitapsever vatandaşlar yoğun ilgi gösteriyor. 150 yayınevinin katıldığı fuarda, her yaş gurubuna uygun kitaplar yer alıyor.
MALATYA (İGFA) – Bu yıl 10’uncusu hayata geçirilen fuarda yayınevleri eserlerini, okurlarla buluşturuyor.
uar alanına binlerce vatandaşın akın ettiğini belirten yayınevi sorumluları bu durumdan memnun olduklarını belirtiyorlar. Ayrıca fuarda söyleşiler, paneller, imza etkinlikleri, yazar- öğrenci buluşmaları, yazar-okur buluşmalarının da aralarında bulunduğu birçok etkinlik gerçekleştiriliyor.
Malatya’daki tüm okurları ve kitapseverleri fuara davet eden Vefa Yayın Grubu Koordinatörü ve Yazarı Nuran Taydaş, “10. Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı’nda bulunmaktan hem yayınevim adına hem de şahsım adına memnun olduğumu belirtmek istiyorum. Fuara pandemi ve yaşanan depremler nedeniyle ara verilmişti. Bu yıl tekrardan yapılacağını öğrendiğimde çok mutlu oldum ve fuara isteyerek katıldım. Yayınevimizin 7’den 70’e her kesime hitap eden kitapları var. Bilgi, manevi ve akademik kitapların hepsi mevcut. Tüm okurlarımızı standımıza bekliyoruz. Biz Malatyalı okurlarımızı çok özledik. İnşallah güzel bir fuarı daha tamamlamak nasip olur. Şunu da belirtmek istiyorum, çok büyük bir fuar alanı içeresindeyiz. Birçok yayınevinin katılması sağlanmış bu açıdan çok güzel” dedi.
Fuara yoğun katılımın gerçekleştiğini söyleyen Timaş Yayın Evi Koordinatörü Osman Çakan, “Timaş Çocuk Gurubu ve Timaş Yetişkin Grubu olarak fuarımıza katıldık. Çok güzel bir fuar geçiriyoruz bundan dolayı Malatya Büyükşehir Belediyesi’ne çok teşekkür ederim. Fuara katılım oldukça iyi.Gerek çocuklar gerekse de yetişkinler stantlarımızı ziyaret ediyorlar. Fuar ilk gün büyük bir coşku ile açıldı, ikinci günde de vatandaşlar yoğun katılım sağladı. Şu an itibariyle çok güzel gidiyor, inşallah 3 Kasım’a kadar böyle devam eder” dedi.
Malatya’da yaşanan depremler sonrasında böylesine önemli sosyal ve kültürel etkinliklerin yapılmasından dolayı memnuniyetini dile getiren Türkiye İş Bankası Yayınları Stant Sorumlusu Emre Akgül, 10. Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı’nda kitap satışı yaptıklarını, fuarda güzel ve canlı bir ortam olduğunu kaydetti. Akgül, herkesi 10. Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı’na beklediklerini söyledi.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
Text
Apollonios:
"Valerius'a: Ölüm sadece görünüşte, doğum da sadece görünüşte. Bir şeyin saf töz halinden doğaya geçişi doğum olarak görünür; aynı şekilde doğa aleminden saf töz haline geçişi ölüm olarak görünür. Hiçbir şey gerçekten var olmaz veya çözülmez, aksine bir şey sadece görünebilir olur ve görünemez olur, görünebilirliği maddesel yoğunluğundan, görünemezliği tözünün seyrekliğinden kaynaklanır. Töz daima aynıdır ve onda değişen sadece hareket etmesi veya durmasıdır.
Bana kalırsa bu sadece onun niteliğiyle ilgili olmalıdır, zira ondaki değişim dışsal bir kaynağa dayanmaz, onda olan sadece bütünün parçalarına çözülmesi veya her şeyin birliğinden ötürü parçaların bütüne geri dönmesidir. Biri şöyle soruyor diyelim: 'Bazen görünebilir, bazen de görünemez olan nedir? Onun varlığı değişmeden kalan ilkelere mi, yoksa değişen ilkelere mi dayanıyor?' Buna şöyle cevap verilebilir: Yeryüzündeki her türden şey sıklaştığında görünebilir olur, zira yoğunluktan kaynaklanan bir direnç söz konusudur, seyrekleştiğinde ise görünemez olur, zira madde incelmiştir, bu durumda madde zorla dağıtılmış ve ebedi ölçüden uzaklaşmıştır, yine de var olması veya yok olması mümkün değildir.
Bir hata nasıl bu kadar uzun süre boyunca düzeltilmez? Bazıları yaşadıkları olaylara kendilerinin sebep olduğunu düşünür, zira bitkinin topraktan ötürü değil, toprak aracılığıyla dünyaya geldiğini bilmezler, görünen her varlığın var olma nedeninin Bir olduğunu bilmezler. Ona 'ilk tözden' daha doğru bir isim vermek mümkün müdür? Sadece ilk töz eyler* ve eyleme maruz kalır, o her şey için ve her şey aracılığıyla her şey olan ebedi tanrıdır, kendine has karakterini neden olduğu şeylerin farklı isimleri şekillerinden ötürü daha büyük veya daha küçük ölçekte yitirir ve ondan yoksun olur.
Şu küçük ama gerçek bir olgudur: Bir insana, yerini ve doğasını değiştirerek insanken bir tanrı oldu diye ağıt yakılır. Kuşkusuz ölüme ağıt yakmamalısın, onu yüceltmeli ve onurlandırmalısın. Senin ölmüş birine atfedebileceğin en iyi ve en uygun onur onu tanrıya teslim etmek (zira onun varlığının kaynağı tanrıdır) ve diğer insanları daha önce yaptığın gibi yönetmeye devam etmektir. Aklını kullanmadan sadece zamanın akışı içinde gelişim gösterirsen bu senin için utanç verici bir durum olur, zira zaman kederli kötü insanları bile iyileştirir. İyi bir yönetim ciddi meselelerle uğraşmayı gerektiren ciddi bir meseledir ve en iyi yönetici işe kendini yönetmekle başlayan kişidir."
*Töz veya buradaki anlamıyla ebedi tanrı, metinde anlatıldığı gibi her şeyin altta yatan nedeni olduğu halde neden olduğu şeylerin isimleri ve şekillerinden ötürü insanlara görünmez. Başka deyişle insanlar yüzeysel bir düşünüş veya bakışla tözün kendisinden ziyade onun etkide bulunduğu şeylerin isimlerini veya şekillerini bilir.
Kaynak: Tyanalı Apollonios Mektuplar, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
0 notes
Link
0 notes
Text
Gulyabani
Hüseyin Rahmi Gürpınar, Türk Edebiyatının en üretken yazarlarından birisidir. Bilmiyorum bu konuda yani hangi yazarımızın kaç roman kaç öykü yazdığı konusunda bir araştırma var mı? (Bu bir rica aynı zamanda bilen varsa yardımcı olabilir mi?- Hüseyin Rahmi ilk başlarda olurdu. Bendeki kaynağa göre 35’i telif roman olmak üzere 70 eser bırakmıştır.(Refik Korkud-Türk Edebiyatında Şairler ve Yazarlar) Gulyabani bunlardan birisidir.
Gulyabani sıkılmadan okuyabileceğiniz tatlı bir roman. Yazarımız 1911 Eylülünde tamamlamış. Yani benim hesabıma göre 47 yaşındaymış Kendini yazmaya adadığından beri otuz yıla yakın bir zaman geçmiştir. (1883 yılında Tercüman-ı Hakikat gazetesinde yazmaya başladığını esas kabul edersek. ) Yani ustalık eseri diyebileceğimiz bir durum. Ve bunu okuduğunuzda anlıyorsunuz. Bu arada hitap ettiği kitlenin halk olduğunu ve herkes tarafından anlaşılmak istendiğini de düşünüyorum. Yani o zamanlar çok çok zayıf olan münevverler için değil de halkın kendisi için yazılmış bir roman.
Romandan ayrı tutmamız gereken iki mektupla başlıyor kitabımız. Biri okuyucudan yani hanımnineden yazar bir mektup diğeri Yazarımızın bu mektuba verdiği cevap. Romanın kendisine gelirsek, Munise hanımın başından geçenleri anlattığı bir romandır Gulyabani. İşin aslı eski İstanbul kış eğlencesi diyebileceğimiz ortamda tandır başında anlatılıyor. Yine yazarımızın iddiasına göre yaşanmış bir olay. Gözlerinizi kapatıp o günlerde yaşadığınızı var saydığınızda bir korku romanı olarak bile kabul edilebilir. Ama genel anlamıyla neşeli bir roman.
Konu tam olarak doğa üstü olaylardan ve doğa üstü varlıklardan yararlanarak kişileri kandırmanın hikayesi. (laf aramızda bu hala devam etmiyor mu?) Konuyu hemen hemen herkes bildiği için –ki bunda Süt Kardeşler Filminin ve tabii Ertem Eğilmez’in ve senaryoyu yazan Sadık Şendil’in etkisi çok büyük- spoiler vermek diye bir kaygımızın olduğunu söyleyemeyiz. Yaşlı bir kadının servetini yemek isteyenler gözlerden uzakta bir yerde bir çiftlikte yaşlı bir kadını –Şefika Hanım- delirtmeye çalışmanın öyküsü. Şefika Hanım yalnız değildir. Yanında Çeşmifelek Kalfa ve Ruşen adlı iki hizmetçi si vardır. Uyanık bir delikanlı…
Sıkılmadan rahat okunan bir kısa Roman Gulyabani (benim okuduğum İş bankası Kültür yayınları 131 sayfa.) O zamanki İstanbul insanlarını merak ediyorsanız ve hayat tarzları hakkında bilgi almak istiyorsanız mutlaka okumalısınız derim.
Benim Notum:8/10
Goodreads notu: 4,26/5
1 note
·
View note
Text
Jennifer Nagel – Bilgi (2024)
Bilgi nedir? Bir şeyin doğru olduğunu düşünmek ile gerçekten doğru olduğunu bilmek arasındaki fark nedir? Bilgi ve hakikat ilişkisi nasıl bir ilişkidir? Görme ve işitme gibi duyularımızın sağladığı bilgi soyut akıl yürütmenin sağladığı bilgi gibi midir? İddia ettiğimiz şeyi biliyor sayılmak için iddiamızı gerekçelendirebilmemiz gerekir mi? Bu ve benzeri kadim sorular çerçevesinde bilgi…
View On WordPress
0 notes
Text
BİM 4 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu
Sevgili alışveriş tutkunları, merakla beklenen BİM Aktüel katalogları yine dopdolu ve cazip fırsatlarla dolu olarak karşınızda! 4 Ağustos 2023 tarihinde başlayacak olan yeni katalog, birbirinden özel ürünlerle dolup taşıyor. Bu hafta elektronikten züccaciye ve tekstil ürünlerine, hatta oyuncaklardan kitaplara kadar pek çok farklı kategoride indirimli ürünleri bulabileceğiniz BİM Aktüel kataloğu, alışveriş keyfinizi doruklara çıkaracak. Özellikle büyük ekran televizyonlardan elektrikli bisikletlere kadar geniş ürün yelpazesiyle dikkat çeken bu haftanın kataloğu, herkesin ilgisini çekecek cazip fiyatlar ve avantajlarla dolu. Sözü fazla uzatmadan, sizleri bu haftanın heyecan verici indirimlerini keşfetmeye davet ediyoruz. İşte BİM 4 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu!
Bim 4 Ağustos 2023 Elektronik Ürünler:
BİM 4 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu 1.sayfa - LG NANO766QA 50″ UHD Smart Televizyon: 15.999 TL - Nordmende NM42250 42″ FHD Android Televizyon: 5.299 TL - RKS XS25 Kalın Tekerlekli Katlanabilir Elektrikli Bisiklet: 15.999 TL - Kuba BM8 PRO Kalın Tekerlekli Katlanabilir Elektrikli Bisiklet: 12.999 TL - MJ-1 Elektrikli Bisiklet: 9.999 TL - 27,5 Jant 21 Vites Dağ Bisikleti: 2.199 TL - Fakir Şarjlı 2in1 İnovax Dik Süpürge: 5.999 TL - Fakir RS 720 Robot Süpürge: 4.599 TL - Dijitsu 3 Çekmeceli Derin Dondurucu: 2.999 TL - Luxell XXL 7.5 Litre Fastfryer: 2.799 TL - Dijitsu Dijital Mikrodalga Fırın: 1.599 TL - Arnica Blender Seti: 899 TL - Kumtel Vakum Makinesi: 599 TL
Bim 4 Ağustos 2023 Züccaciye Ürünleri:
BİM 4 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu 2.sayfa - Rakle Cam Renkli Su Bardağı 3’lü: 99 TL - Rakle Cam Ayaklı Renkli Meşrubat Bardağı 2’li: 75 TL - Rakle Cam Desenli Su Bardağı 3’lü: 59 TL - House Pratik Elektronik Su Pompası: 79 TL - Hobby Life Kapaklı Leğen: 37,50 TL - Hazneli Süzgeç: 26,50 TL - Manuel Su Pompası: 26,50 TL - Okyanus Home Limon Press: 22,50 TL - Kaşıklık: 21,50 TL - Çok Amaçlı Bıçak Çeşitleri: 18,50 TL - Desenli Ketçap/Mayonez Şişesi 660 cc: 11,50 TL - Okyanus Home Poşet Klipsi: 11 TL - Cook Love Erişte / Makarna Makinesi: 599 TL - Alpina Bıçak Seti 3’lü: 199 TL - Bonera Karnıyarık Tenceresi 22 cm: 159 TL - Quick Dicer Pratik İpli Doğrayıcı: 129 TL - Alpina Fincan 4’lü: 129 TL - Glass in Love Cam Çerezlik Seti: 119 TL - Glass in Love Cam Kupa 6’lı: 75 TL - Glass in Love Cam Dondurma / Tatlı Kasesi 3’lü: 59 TL - Colorina Meyvelik 30 cm: 99 TL - Hobby Life Salata Kurutucusu: 79 TL - Colorina Cam Meyvelik 21 cm: 69 TL - Hobby Life Soğan / Patates Saklama Kabı: 69 TL - Borcam Kırmızı Kapaklı Borcam 1040 cc: 65 TL - Paşabahçe Süzgeç 17 cm: 32,50 TL - Paşabahçe Pipetli Kavanoz 450 cc: 27,50 TL - Dolma Kapağı: 27,50 TL - Chef’s Desenli Kavanoz Kapağı 1,25 TL - Efor Üzüm Sirkesi 2 Litre: 22,50 TL
Bim 4 Ağustos 2023 Tekstil ve Oyuncaklar:
BİM 4 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu 4.sayfa - Kadın / Erkek Spor Ayakkabı: 139 TL - Casilli Erkek Atlet Şort Takım: 139 TL - Casilli Erkek Şort: 59 TL - Casilli Kadın İp Askılı Şortlu Takım: 125 TL - Casilli İp Askılı Şortlu Takım: 99 TL - Kadın Cüzdan: 49,50 TL - Molinella Sofra Bezi: 34,50 TL - MGS Luna ve Oyuncak At: 199 TL - MGS Luna'nın Bisikleti: 69 TL - MGS Oyuncak Makyaj Çantası: 59 TL - Güçlü Çöp Kamyonu: 149 TL - MGS Sök-Tak Biçerdöver: 129 TL - MGS Sök-Tak Traktör: 129 TL - Yükselen Zeka Fenerli Kitap: 129 TL - Güçlü Parmak Basketbol Oyunu: 119 TL - Nerf Elite 2.0 Slyshot: 119 TL - Hotwheels İkili Araba: 69 TL - MGS İkili İnşaat Seti: 65 TL - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Hikaye Kitapları: 19,50 TL
BİM 4 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu 1.sayfa
BİM 4 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu 2.sayfa
BİM 4 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu 3.sayfa
BİM 4 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu 4.sayfa
BİM 4 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu 5.sayfa
BİM 4 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu 6.sayfa
BİM 4 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu 7.sayfa
BİM 4 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu 8.sayfa https://www.youtube.com/watch?v=xG9DP70oUc0 BİM 4 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu İlgili Bağlantılar: Bim Market Fiyatları Bim Resmi Web Sitesi BİM 1 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu BİM 8 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu ŞOK 2 Ağustos 2023 Aktüel Ürünler Kataloğu Read the full article
#AktüelÜrünler#Bim#BimAktüel#bimaktüelbuhafta#bimbuhafta#bimdebuhafta#bimkatalog#bimkatalogbuhafta#buhaftabim
0 notes
Text
0 notes
Text
feniçka
Salomé, Lou Andreas (2016). Feniçka. Çeviren İlknur İgan. İstanbul, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları.
Ivan Kramskoi "Girl With a Cat" (1882)
🕯️''Benim onurum için başka insanların endişe etmeleri son derece nahoş ve ben buna alışık değilim. Ayrıca onur kırılgan bir şey olabilir, ama ben değilim!"
🕯️ Peki niçin? Niçin her iki durumda da kızın doğasını daracık bir kalıba sıkıştırıp, böylesine katı bir çerçevenin içine hapsetmeye kalkıştım, diye kendi kendine sordu. Kadınları salt insani zenginlikleri içinde kavramanın, hep cinsiyetleri açısından bakmaktan, hep yarı şematize ederek görmekten kaçınmanın bu kadar zor olması ne tuhaftı. İnsan kadınları ister idealize etsin ister şeytanileştirsin, her durumda erkeğe bağlı değerlendirip basitleştiriyordu. Belki de kadına adeta bir sfenks karakteri yüklenmesinin temelinde büyük ölçüde, erkeğinkinden hiç de geri kalmayan eksiksiz insaniyetinin bu ağır basitleştirmeyle örtüşmemesi yatıyordu.
🕯️"Söylesene, sizlerden biri bunu ister miydi acaba, bütün gençliğini özgür ve bağımsız olmaya adamış genç bir insan, tam amacına varmak üzereyken, eşikte dururken, hayata sadece bu yüzden değer verirken; meslek aşkına, sorumluluk aşkına, bağımsızlık aşkına yaşarken! Hayır! Bunu kesinlikle bir yaşam amacı olarak hayal edemiyorum; bir yuva, aile, ev kadınlığı, çocuklar, bu bana çok yabancı, çok, çok! Belki sadece şu anda böyle, belki sadece yaşamın bu kesitinde. Nereden bileyim? Belki ben böyle bir şey için hiç uygun değilim. Aşk ve evlilik aynı şey değil zaten."
0 notes
Text
Benim öyle pek soluğumu kesecek tutkularım yoktur. Benim kadar boş vakti olmayan başkalarına cimriliğin, yükselme hırsının, kavgaların, davaların verdiğini aşk daha rahatlıkla verebilirdi bana: Kendime daha iyi bakar, daha dikkatli, daha tokgözlü, daha alımlı olurdum; ihtiyarlığın surat asmalarından, o biçimsiz, o zavallı surat asmalarından korurdu beni aşk; daha fazla sevilip sayılmanın sağlam ve akıllıca yollarını aratırdı bana; ruhumu umutsuzluktan, bezginlikten kurtarıp kendi kendiyle barıştırırdı; benim yaşımdakilere işsizliğin ve kötüleşen sağlık durumunun yükseldiği bir sürü sıkıntılı düşüncelerden, kasvetli kaygılardan uzaklaştırırdı beni; doğanın ilgilenmez olduğu kanımı ısıtır, coştururdu; çöküşüne doğru alabildiğine giden bu zavallı insanın çenesini dik tutturur, sinirlerini biraz gerer, canına dirilik, tazelik getirirdi. Ama bu mutluluğa yeniden ermenin hiç de kolay olmadığını iyi bilirim; gücümüz azalıp görgümüz arttıkça zevkimiz daha nazlı, daha titiz oluyor; az şey getirebildiğimiz zaman çok şey bekliyoruz; seçilmeyi en az hak ettiğimiz bir yaşta daha çok seçme hakkı istiyoruz; kendimizi bildiğimiz için de daha az atılgan, daha kuşkulu oluyoruz; kendimizin ve başkalarının hallerini bildiğimizden, sevileceğimizden emin olamayız. Kendimden utanırım kanı kaynayan taptaze gençler arasında...
- Montaigne, Denemeler, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul 2020, s. 92.
#edebiyat#montaigne#denemeler#yazar#yazı#şair#şiir#şairane#mısra#dize#alıntı#poem#kitap#kitap alıntısı#kitap alıntıları#ankara#istanbul#tumblr#aşk#sevgi#yaşlılık#felsefe#filozof#şiirsokakta#şiirheryerde
5 notes
·
View notes